hürbalkan internet dergisi
  Bulgaristan Araştırmalarında Türk Kültür izleri
 

Bulgaristan  Araştırmalarında  Türk Kültür izleri

Bbulgaristanda  Osmanlı  hakimiyetinden sonra Türk ve Müslüman nufusu ve yerleşimi  hayli bir çoğunluktaydı.Osmanlı hakimiyetinde Bulgaristana göç ettirilen Yürük ve Türkmen  aşiretleri  Genelikle  kuzeydoğu Bulgaristana Silistre, şumnu-Hazergrad- Hacıoğlupzarcığı gibi yerlerlen Eskicuma ve Tuna şehri Ruscuk  gib yerlere yerleştirilmiştir. Bulgaristana  BU AŞİRETLER  Güney ve batı, kuzey doğu olmakla   BÜTÜN Bulgaristan Topraklarına yayılmışlardır. Türmen ve Yürük lerin gelmesinle birlikteKültür tarihimizde ve medeniyet açısındanda  hayli bir gelişme  ve ilerleme görülmüştür.Lovcada  DOĞAN Büyük Aydınımız ve Tarihcimiz büyük Türk   Ahmed Cedet paşa 1823/25 tarihli eserlerinde görmekle çok iyi anlaşılıyor.Deliorman  bölğesinin şehir ve köylerindedetÜR VE DİĞER ETNİK UNSURLU İNSANLARIN Osmanlı Tapu ve  kayıt Tahir Defterlerinde daha16/17 ci yüzyıların başlarında esas alınmıştır.Balkan lara   çok büyük seviyede  Kültür ve Medeniyet götüren Osmanlı yönetiminin İslamiyetle verdiği önemle birlikte  Tarihle birlikte  Mimari varlığımızla, Egitimçi  unsurlarınla, Sosyal anlayışınla, Ekonomk duşunla,  Egitiminle ve  insani   Adalet  ve hak hukuk görüşlerinle birlikte Bizlere ve  Bulgaristana nefes veren milli duyğu saçan Kültür ve egitim  sevgisini gönüllere yayan ve uyandıran Osmanlı Türk Hakimiyetinin medeniyete, kültüre verdiği büyük inançtır.  Bu nedenle, Balkan Türk Tarihinde  Bulgaristan   tarihini  iyi bilelim ve gerektiği şekilde  yeni yetişen torunlarımıza ve genç neslimize güzelçe audınlatalım. Bu gün Bulgaristanda   en önde gelen sorunlardan biri Egitimdir.. Bu sorunların varlığını Türk ve Müslüman insanlarıda   hiç çekinmeden  açıklık getirmektedir.Bulgaristan Türklerinin  işaret ettiği gibi en önde gelen sorun Türkçe Eğitimdir-öğrenimdir.

Türk Kültüdür- Tarihimizdir- Dilimiz  ve Dilimiz Türkçenin  zenginliğidir.İşte bu sorunu Bulgaristanda  yerine  oturtunmu Tahsilli ve okumuş insan, kültürlü ve bilğili insandır Türk insanı  O zaman Bulgaristanda ve Balkanlarda uyanık  ve  atılımcı olaçaktır. Fatihin  yetiştirdiği torunları olarak Balkan Türk varlığına ve Dünya Türklüğüne kendini  göstermiş olaçasktır. Mesela- Koçabalkan eteklerinde Sliven ilinin Kotel Kazan/ ilçesinin  Yablanova köyünde Türkler ve Aleviler yaşamakta dır. Ama aralarında hiçbir konu  mevzu bahis konusu değildir. Hepside   Kardeş gibi   dostlukları ebedidir.  HER İKİ  UNSURUNDA Cami ve Cem evi vardır. Hepside kendi görenek ve adetlerine göre  ibadetlerini  kutsal olarak yerine getirmekte hiçbir sıkıntı çekmemektedirler.. Her  insan  bilincle ibadetini yerine getirmektedir.Bu  Yablanova köyünde1 kale, daha Romalılardan kalmadır. 1 Badelkaya taş kalede vardır.1 YAVAŞ DERESİ  VAR OLUP ÇEVRESİNDE 5 pınar mevkinde AliBaba türbesinin kimliği bizleri derinliklere   götürmektedir.Bizler Balkan Türkleri olarak, Rumeli Platformu çatısında   Balkanoloji bilimsel araştırma ve çalışmalarımızla Balkan  çoğrafiyasının  hangi ülkesinden olursa olsun. Balkanolojiye ğöre hiç fark gözetmeksizin İnsan oğlu   her zaman   insandır.   . Ademoğlu hepimizi  bir ana mız olan Havadan  yaratılmış kularız.  Balkanoloji araştırma merkezi   çalışanları olarak   yaptığımız bu ğüzel  araştırmaların içrasında bütün Balkan –Rumeli Türk ve Müslüman insanlarımızı ayrı gayrı  görmeden hep beaber bu çatı altında birlrşmenizi beklemekteyiz. Tarihsel, kültürel, egitimsel,  sosyal, ekonomik ve siyasi problemlerimizi aydınlatmak için geliniz birlik beraberlik  olalım tek  çatı atında daha bilimsel olarak uzman kadrolarımızla birlikte çözümleyeli.Arzu ettiğimiz gündemdeki konularıda Sıçak tutarak irlik ve beraberliğimizle feah içersinde çözüm getireçeğimize inanmalıyız. Güney Bulgaristanın ünlü şehirlerinden ve kültür merkezi bilinen Plovdif/FİLİBE/ ŞehriSultan AbdulAziz tarafından1285 tarihinde yaptırılan ve ğüzel bir Osmanlı Türk imarı si olan Bu ğün Konsarvatur olarak kulanılan ve faaliyette olan bir  zengin mimari yapımızın  kültürel varlığıdır.Yine burada Restorana cevrilen-Mevlevühane yanındaki Cami yıkılarak diğer kısımlarıda arındırılarakve güzelçe tamir- restore edilerek- Şimdi bu ğünlerde Restoran/Lokanta/ olarak kulanılmaktadır.SultanAbdülhAMİDİN  34 YIL İÇERSİNDE   Sultanlığında  bize bıraktığı eser sayısı 1552 adeten bunlar  yalnız ikisidir.

İstanbulda Balkanoloji araştırma  çalışmaları 1988 yılının  ortalarında Dernek olarak çalışmalarına başlatılmıştır.1992 yılı Dernek tehnik  sorunlar yüzünden    çalışaaz hale gelerek kapanmıştır. Ogünden  itibaren  Niyazi Akkılıç  Balkanoloji  eski Başkanı olarak Araştırma ve çalışmalarını   bir müddet 2002 yılına kadar  10 yıl evinde  kendi kaderinçe sürdürmüş. Sonrada  Altay Tuna Dernrgine  kurucu üye olarak  katılarak 2007 yılına kadar burada çalışmalarına  gidilmiştir. Sonrada   Yine bu Dernekte      istenilmeyen bir  konumda    derneği ele geçirim korkusundan  Genel başkan  Hüsnü Berse ile itifak  olunça  ayrılarak  ŞİMDİ Rumeli Platformu çatısında   daha dinamik ve güçlü çalışmalar yapılarak bu Platformun Başkanı  sayın Muamme Kırpat beyde bu çalışmara  büyük  güç ve destek saglamaktadır.Böylece Eski bir Türk milliyetçi arkadaşınız olara Bulgaristan ve Balkan ülkeleri sorunlarını unutmayarak  71 YAŞINDA OLMAMLA BİRLİKTE  Gençlerlen birlikte   güzel teşebüsleri yaratarak,  Demokrasinin cizgisinde,iktisadi, kültürel,  politik, Tarihi, SANAT  KONULARINDA ETKİNLİKLER YARATARAK, EGİTİMLE, KÜLTÜREL BİRİKİMLE  Uzman  kadromuzla Dostluk ve Barış içinde    işbirliğinçe hep birlikte çalışma  gurubumuzla  güzel projeler  üreterek  uyğulaakla beraber Balkanoloji merkezi  Arşifimize bu ğüne kadar 700 adet  Kitap- Degi  ve Dokumatasyon  arşivlenerek bunlarla birlikte  10bine yakın  Fotoğraf,  Binlerçe belge  ve  vesika    sidi   v.s. toplanarak Balkanoloji arşivinde muhafaza edilmektedir.Balkan Türkleri   aydınları oarak, İstanbul/Gaziosmanpaşada yürütüğümüz duyarlı kültürel mimari çalışmaarımızla birlikte Bulgaristandaki ve Bakanlarda bilinen ve kaybolmuş olan mimari eserlerimizin izini itina ile araştırmakla Anavatan Türkiyemizin  dört buçagında bulunan BİLİM VE UZMAN   ADAMLARIMIZ VE ÜNİVERSİTE   ÖĞRETİM ÜYELERİMİZE VE  TARİHÇİLERİMİZE,  Profesörlerimize  ve  gazeteci yazar ve öğretmenlere  egitimçilere  yani tarih kültürüne gönül verenlere sesleniyoruz. Artık Adapte olduğumuz Anavatan Türkiyemizse Bu konuda Alternetif çözüm önerileri getirilmeli YERKİLİ MERCİLERE BİLDİRİLMELİ Hükümet nezdinde bunları  sunabilmeliyiz.Balkanoloji dil, kültür, tarih araştırmaları merkezi kütürler arası   diyaloğ için Birleşmiş Milletler, Kültür, Eğitim, Tarih,  bilim Organizasyonu bilinen  UNESCO ,ya göre

Kültülerarası diyaloğu özğür ve her kültürün  kendisine rahatlıkla ifade etmek ve edildiği bir ortamda  , farklı kültürlerin, Dillerin, Dinlerin, köklerinden gelen  kendilerineözğü özeliklerini

Muhafaza ederek, biribirleriyle etkileşime girmeleridi. . İşte bu gibi etkileşimler Bakan çoğrafiyasında hasıl olaçak Bulgaristan, Yunanistan, Romanya, Makedonya, Arnavutluk, Kosova  ve Saraybosna, gibi ülkelerde balkan lar önde gelmektedir.Bu önçelikle kafkasyada, Avrasyada   ORTADOĞUDA VE Türk Dünyasında  da bu tanımda olanlarıda kapsamaktadır.Balkanoloji Araştırmalarınça tüm nitelikler, özelikle küreselleşme ve mrvcut  politik durulmada düşünüldüğünde sosyal, tarihsel, kültürel, tarihsel, anlamla farklı olan

Br anlama girmektedir.Balkanoloji araştırmalarınca ise   sosyal, ve  uluslar arası kültürel tarihsel mimari egitim alanında kuruluş olmaya yetkili Hükümet Büyüklerimize bu  bu yürütülen özel çalışma ve Araştımalarlan ve  metodlarımıza bir Bulgaristan   milli ruhlu    Türkü olarak Niyazi Akkılıç   NAMINA  ÖNEM  VERİLEÇEĞİNEDE İNANIYORUM. İşte bu inanç ve MİLLİ KÜLTÜR   SEVGİSİ Tarih sevdası duyğusunla böyle güzel bir Proje ve

Plan  la, amac doğrultusunda  yola çıktık. Vatana, Milletimize   Kültürümüze hızmet  için.

1-Küreseldeğişim süresinçe   Kültürel  uyum  sstatejilerini sağlamak. Ve geliştirmek.

2- Barış içinde Ülke kalkınmasına  sosyal kültürel etkinlikler yapmak.

3- Balkan kültürünü yerel ve ulusal degerlerini AB  veDünya teşvik edip  tanıtmaktır.

4- Sosyal İtisadi Eğitimci, kültürel- politik kararlar alarak, Bütün Bulgaristan veya Balkan

Rumeli  derneklerineFEDERASYON VE KONFEDERASYONLRINA ÜLKE ÇAPINDA SİVİL TOPLUM  kuruluşlarınla  hepberaber  etkin  rol almayı ve dolasıyla kültür egitim sanatına daha geniş bir yol acılmasına imkanlar saglamaktır.

5- Balkanlarda KÜLTÜR VE Tarih yaşantı baglarımıı  yeşatmak ve geliştirmek için Sıfır   Vize problemlerinin çözümlenmesini saglamak ve   yaratılmasıdır.

6-Balkan –Rumeli  konfedarasyonları, federasyonları, dernekleri, özel kültür merkezleri ve sivil toplum kuruluşları Balkan Çoğrafiyasınla ilğili Birlik ve Beraberlik için Sıfır  Vize  sorunu haledilinçe Dostluk ve Barış işbiriğide artarak kültürel, ekonomik sosyal, çalışmalar seviyesinde öçzümlere gidilmesidir.

7- Böylece Balkan ülkeerinle  ve Türkiyemizle  ikili  ilişkilerde son günlede yapıan Balkan  Dostluğu  yakınlaşmasının asil sebebleri olan Türk ve Balkan gençliğinin  /Bulgar-Türk  gençliğinin ve aydınlarımızın potansiyel güçünü ortaya çıkarmak olmalıdır. İsteğimiz olmalı.

8-Balkanoloji DİL KÜLTÜR TARİH ARAŞTIRMA MERKEZİ  Niyazi Akkılıç Başkanlığında Bazı  aralıklar  vermesinle birlikte 1988 yılından  bu ğüne kadar  Rumeli Balkan  Türklerinden oluşan bir gurub  uzman kadrosunla  araştırmalarını  Rumeli Platformu  çatısında  sürdürmektedir.Balkanlarla ilğili   Sosyal, İKTİSADİ,  KÜLTÜREL, Mimari,Tarihsel, hukuksal  danışmanlığını ve araştırasını   bütün zorluklara ragmen  yapmaya çalışmaktadır.Başkanlığımız Balkanoloji ile ilğili   birçok  bilği ve konuları kendi ilği alanları içersinde değerlendirerek,  birçok konularıda uzman kadrosunla, bilimsel  alanda Akademisyenlerinle, bilği ve tavsiyelerini Rumeli platfomu   ercevesinde ve gerekse toplantılarımızda  Balkanoloji başkanı olarak söz sahibi olarak konuşmalarlan  yazılı bilğilerimizle ilğili konularda kamu yararına  bilğiler verilmektedir. Basınımızda  hatta TekRumeli Televizyonunda proğra ve haberler   hazırlayarak sunumlar yapılmaktadır.

Balkanoloji Çağdaşlığa, kültürümüzle, Egitimimizle, Tarihimizle,  gelenek ve göreneklerimizin, örf ve adetlerimizin   kültürel etkinlik zenginliğinle ve müzik   ve folklor birikimi zenginliğinle birçok etkinliklerinde Demokrasiye adım atarak Layık Türkiye Cumhuriyeti ve AtaTürk Sevgisinin  Zenğin Türkçülük  ruhlarıdır.Balkanoloji merkezi ve Rumeli Platformu  Bulgaristan ve Balkan Türklerinin KÜLTÜREL, SOSYAL, Tarihsel

Eğitimiyle, kendi Araştırma   gurubuyla, Rumeli platformu önçülüğünde yaptığı araştırmalarınla heraman  Demokrasimizin,  önemli paylaşımlarında büyük önem taşımasınla Rumeli Platformu  yönetimi ve başkanı Sayın  Muammer Kırpat   ve Balkanoloji Başkanı

Niyazi AkkılıçBalkanoloji merkezi araştırmalarında v çalışmalarında  gösterdikleri  büyük başarıları   çok   olumlu yönde karşılanarak bunu bir  örnek olarak alğılaalıyız.

Balkanoloji araştırmalarına göre Bulgaristanın Deliorman Başkenti bilinen ŞUMEN Şehrinde

1810 yılı Rus savaşlarında  50000 Rus Askeri  ölüyor.Şümen Ravna çeşmesi1654 yılı kurulmuştur.ılak Cami  1749 yılı. Tarihi TatarCami  1851  yılı yapılmıştır.. ŞerifHalilpaşa

/TumbulCami/1741 yılı yapılmıştır.Bulgaristanda1880 yılı 10 adet Bölğe Müftülüğü varmış.

1910 yılında ilk defa Sofya  bölğe müftüsü seçilen sayınMehmed Kuhyidin efendidir.Bulgaristanda şu anda 1250  islam encümenliği bulunuyorkenTürk ve Müslümanı  bol olan köy  ve şehri ise 3250 adet olmak  sırf Türk köyleri ise 2120 adetir.Bulgaristanda   Osmanlıdan kalan 4800 Cami ve Mescit  kamış.   Kralık ve faşizm  dönemlerinde 2536 adete  düşmüş   sonra  son Jivkof  döneminde ise 1200 Cami ve 200 mescit kalıyor. Buğün yeni yapılan ve tadilatlarlan birlikte  Bulgaristanda Cami ve Mescit sayısı1660 adeti bulmuştur

Bunların  1000adetinde   din görevlisi olmakla birlikte  200 adedindede  gönülü  imamlar  görev yapıyor460 adedinde ise  din hızmeti göreni yoktur.Balkanoloji araştırmasına göre Aleksandır İstanboliyski zamanında Milli egitim Bakanı Stoyan Omacevski döneminde 1713  Türk okulu varmış.1919 yılı Nevelyu anlaşmasına göre49ve 57 addelerine göre Türklerin ve Müslümanların Milli hakları teminat altına alınaktadır. Bulgaristanda  Balkanolojiye göre 1893 yılı Türk ilk okuları açılıyor.60.000 öğretmen bulunuyormuş. Sonra 12.12.1921 yılı38900 Sayılı Devlet genelğesine göre Türk okuları Rüjdiye olarak 1921/22 kurulaya başanıyor.Varna-Şumnu-Ruscuk-Ziştov-  gibi şehilerde açılmasınla birlikte ardından diğer çoğunluk olan şehirlerde Türk Rujdiyeleri  açılıyor.Genelğenin Türk okularının kurallarına görefonla ayrılıyor.Şumnu ilinde 5068 dekar  arazitoprak, tarla , Varnada 2532 dönüm  tarla,Niğboluda  1000 dönüm tarla, toprak veriliyor. Ayni yıl  bütün okulara verilen TOPRAK-Tarla   miktarı55000 dekarı geçmektedir.Bu yılarda Dobrucanın Hacıoğlupazarcığı

 Şehrinineski ahle İlköğretim okulu öğretmeni Masum Mehmed  bu konuların içersindedir.Şimdi  Totaliter Jivkof döneminden sonra Ruscuk li Dvemoğila /ikitepe köyü

Osan hoçanın  Kuan kursu.Deliormanın İsperih  Belediyesine baglı Decevo/Ferhatlar köyü İlam egitim mederesesi, Velingrad  belediyesini Draginova köyü Mustafa Hak  Kuran kursu.

Rodoplarda Kırcaali  ilindeki şehir ve köylerde   25 adet güzel  müstesna  camilerin varlığı.

Şumnu şehrinde1389 yılı yapılan candarlı Alipaşa bedesteni,, Yine 1740 yılı yapılan15 dakikada   gonk vuran Mehmed Duducuoğlu saat kulesinin  varlığı Osmanlının kültür mimari izleri  sayılmaktadır.   Balkanoloji  DİL KÜLTÜR TARİH ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANI  NİYAZİ    AKKILIÇ-İSTANBUL/Gaziosmanpaşa.  niyaziakkiliç@hotmail.com.tr.    gsm. .+90535791069. sevgi ve hürmetlerimle.

    http/bakanolojicom.tr.    http/hurbalkancom.tr.     selamlar.

                 

                  BULGARİSTAN  KÜTÜR  HABERLERİ

Bulgaristan- Bulgarça  - Bulgaria Balkanlarda  yer alan  bir ülkedir.Batıdan Sırbistan ve Makedonya, DoğudaKaradeniz, Kuzeyde  Romanya, Güneyde Yunanistan Güney doğuda Türkiyedir. Komşuları.Tarihe göre Bulgaristanın ilk şehirleri hint Avrupa kökenli bir kavim

Olan Traklardır. Milatla birlikte  ülke önce Roma imperatorluğu- sonra Bzans imperatorluğu egemenliğine girer. Aristokrasi tabakayı oluşturan  Bulgarlar bir süre sonra  Slavlaşarak 10 cu yüzyıldan  itibaren  Ortodoksluğu kabul etmişlerdir. Kısa haberler-Bulgaristan bu ğün Tuna şehri  Russede  bir Benzin Stasyonunda meydana gelen patlama ile 2 kişi yaaanmış 2 kişide ölmüş.Bulgaristanın Başkenti Sofyada bir oto yol inşaatında meydana gelen kazada 3 kişiöldü.. Yine ikinçi büyük şehri olan Povdif  ilinin Karlova    şehrinde  geçe 03 sıralarında    Yalı Caminin yakılması. Camiye 3 ay önçe  imam gelen Müstafa  Mustafa Camin bitişiğindeki Beton binada uyurken Yangın  esnasında çıkarılan seslerden uyanmıştır. Cami iamıhemen itfayeyi arayarak 2 dakka içersinde itfayiye gelmiş. 2 ARAÇLA GELEN İTFAYECİLER YANGINI SÖNDÜRMÜŞLER AMA  YALNIZ  CAMİDEN 4 DUVAR KALMIŞTIR.  Fısılt gazetsine göre  güya yangın Elektrik  tesisatından çıkmışmış gibi söylensede  yapılan araştırmalar     sonu  yangın meydana çıkaçaktır.Söylentilere göre Türk  Duşmanlığı için  Milliyetci Bulgarların kasıtlı kundaklanma düşünçeside agırlık düşerken Ataka partisi bu konuda önde gelmektedir. Yanan Yalı caminin takikatı hala devam etmektedir.Karlova şehrinde 10250 Türk ve Müslüman yaşamaktadır. Taihi önemi büyüktür.  Tarihi mimari birçok  camilerimiz,  Çeşmelerimiz,  köprülerimiz, Dükan ve çarşılar,  fırınlar, evler, konaklar idari yapılar gül tesisleri  vadır. Bulgaristanda SON Jifkov dönemi sonrası GÜYA Demokrasi ve özgürlük geldi diye sevinirken  20 yıl içersinde 110 cami  yakılması, taciz edlip    yıkılması    ve saldırıları   ön safta  yer almaktadır.Son günlerde Nikopol  ve

Blagoevgrad Camilerin yakılmasıda herhalde tesadüf degildir. SON YİRMİ YILDA 110 camiylre birlikte neden  hiçbir Bulgar kilisesi yanmayor veya taciz edileyor.  Cevabı  mechül.

Orta Bulgaristanda bulunan Karlova şehri 32 binlik bir şehidir.Filibe iline baglı olup, ortabalkan ve Balkan  daglarının eteklerine kurulmuştur. Şehir Güller vadisnde yer almaktadır.

Şehir Gülleri ilede çok meşhurdur. Karlova ŞEHRİ 14.cü yüzyılarda Osmanlı  paşalaından Karlı Ali bey tarafından kurulmuştur. Ve Karlıova adını  almıştır. Şehir Osanlının  ia ve iskanıyla  genişleyerek  kültürel ve sosyal ekonomik alandada çok gelişmiştir. Karlıovanın ismi  Totaliter  sosyalist  yönetiminde  Bulgar ihtilalçi ve isyançı başı komitacı   Bulgarlar Milliyetçi diye   söyledikleri Vasil Levskinin  adını alarak Levskigrad olmuştur. Bu isim adı altında 1953/62 yıllarına kadar   böyle gitmişsede sonra  tekrar  eski adı Karlova olarak  adını almış  ve   taşımaktadır.  BULGARİSTANDA  ZARA  GÖREN CAMİLERİMİZ

1- plovdif ili Kriçim  camisi   Camlarını kırmışlar.

2-Filibe Hüdavendiğar  cai   taciz  boyama

3-Tatar pazarcık  cami  boyama ve taciz.

4-Vana Aziziye  cami   taciz etmek.

5-Şumen ili Gusla/Davulcular  köy  camisi   yakıldı  tamamen.

6- Silistre Kurşunlu  camiye Domuz afasını kimler astı.

7- Kızılagaç büyük ipdere cami taciz edilmesi.

8.- Kıecaal  Kurtbaşı camisi  taciz.

9.-Niğbolu caminin  yakılması ve yanası.

10.- Kızanlık  Camisinin   birkaç defa  yakılmaya çalışılması.

11.- Blagoevgrad/ Yukarıbala  Cuma    camisinin yakılması .

12.- Karıöva  Yalı caminin yaılması.

13.-Beloğradçık  caminin   taciz edilmesi.

14. Vrarsa/vraca şehir caminin  taciz edilmesi.

15.Plevne  merkez camisine  boylı saldırı ve yzılı saldırı.

16.-Razgrad  şehir camine   taciz saldırısı.

 17. Sofya  kadı seyfulah camisine tacizler.

18.-Ruscuk   şehir camisine  saldırılar..

19. Tırnavadaki   caminin tamamen  yıkılması yok edilmesi.

20.Haskova  Camisinr   taciz ediçi    saldırı 

Balkanoloji araştırmaları merkezi olarak yapılan araştırmalar  mahiyetinde köy ve şehirlerde bulunan kutsal Dini ekanlarımız olan Cami ve Mescitlerin Yakılması ve taciz edilmesi 110 adedi ğeçmiştir.Balkanolojinin  azimli çalışmaları sayesinde Rumeli  platformu   çatısında yapılan araştırmalarca Batı TRAKYA Türkleri,  Makedonya Türkleri,  Kosova Türkleri, Saraybosna  Türklweri Romanya Dobruça Türklei, Bulgaistan Türkleri  tüm Balkanlarda bulunan Türk ve Müslümanların  temel  ruhlarında  EGİTİM VE DİN    MANEVİYATI  YATMAKTADIR.   Başta  Tarih kültü, dil, din, ekonomi, sosyal,  gelenek ve görenek   örf ve adtlerimizle     kültür  etkinlerimizin zenğinliğinin olmasıdır. Bizlerde bu Balkanoloji araştırma başkanlığında bu konulara önçelikle önem vererek   bilimsel tarihi bilğileri  ve tarihi mimari izlerimizin   mirasını korumak ve yaşatmak gayesinle bütün Tarihi kültür varlıklarımızın birikimini ve akibetlerini  bu merkezin altında Balkanlı Türk  insanımıza   ayrıntılarınla duyurmaktayız. Kıeçalide  yapılan bir araştırmada 160 Cami ve 80 Mesçit  ve toplam 240 adet  CAMİ VE MESÇİT VARDIR. BURADArODOPLAR BÖLĞESİNDE    TEMİZ Türk ve Müslüman  halkı yaşadığı için guru duyarak her zaman  yanlarındayız. Burada irçok tarihi evler, konaklar, köşkler, OKULAR, MEDERESELER,  TARİHİ İDARİ YAPILAR,  devlet  konakları   , köprüler, Çeşmeler,  şehitlikler,  v.s. birçok  Türk kültür varlığının  çoğluğunu gördüm. Kültürümüzde  yazılı  ve  sözlü birçok Rumeli balkan Türkü ve şarkılarıda çoktur.  Toplansa  hepsi bir kitap yapar. İşte  size bir  Balkan şiiri. 

                        Ey Balkan Türkü

Ey gidi Balkanlar ve Rumeli,

Ey Sevgili Asker

Ey sevgili Türk.

Ey  koçabalkan.

Ey Deliormanlım,

Ey  Rodoplu,

EYşanlı Rumelim.

Ey Büyük AtaTürk.

Ey   ruhu temiz Türk.

Ey Kosovalım.

Ey  saraybosnalım.

Ey  Rumeli balkanlı.

Ey Benim Balkanlılı.

Sizlere  sesleniyorum..

EY Bulgar –rum komşu..

Ey  Romen ve  makedo nu.

Ey Bulgar vatandaşları

Ey Rum biraderlerim.

Ey MUSEVİ DARDERİM.

Ey Ermeni kardeşim.

EY Bulgar  komşum.

 Balkanlarda  kim nerede yaşarsa yaşası YALNIZ  GELİNİZ BİRLİK OLALIM.   YETER BU IRKÇI AKINÇILIĞI, MİLLİYETÇİLİĞİ,  VE KAFATASCILIĞI. Bütün bunların heps boş işlerdir. Geliniz birlik olalım. Baışı koruyalım.  Özgürçe yaşayalım. Hak ve Adaleti savunalım. Beraber olalım . Diri olalalım. Hiçte entrikaara  ve  bölüçüüğe meydan vermeyelim. Eger bizler Balkanlı insanı  toplu olursak,  kütürümüzü  hep berebe  yaşatırsak,  tarihi olayları  kötülükleri  bir kenara iterek   Barışı   seversek, özgürçe yaşarsak Demokrasinin kuralarından ayrılmazsak.  O zaman hak ve Adalet yolunda Hürriyetimizede kavuşmuş oluruz. Artık  Avrupa  norumları işletiliyor.- Avrupa Birliği  bize  kin ve nefreti değil,Hürriyeti ve Barışı hak ve Adaleti getirdi. Eger bizler  insança    birlikte çaışarak, yardımlaşmayı  becerebilirsek unutmaki Barışı  saglamış oluruz.

Balkanoloji araştırmalarınça varılan bilğilere göe , Bulgaristanda resmi kayıtlara göre T.C.

Den giden yatırımçılarımız iş adamı10250 kişiyi bulmuştur. Bunlaın birçoğuda  eski göçmen vatandaşı olup Bulgaristanı  unutmayaak kakınmasını saglayor.Bulgaristanda bütün bu Türk şirketleri yoğun olarak çeşitli şehir ve köylede faaliyet göstermektedirler. Alınan Teşvikler ve yatırımlar150.7 milyon  Dolar yatırım  yapılmıştır. Böylecede Bulgaristan Ekonomisinede büyük destek saglanmış oluyor.Tük kütü  deyinçe  ne anlarız.  Cevabı- Biz Türkler  toplum olarak tarihsel süreç içersinde ürettiği ve nesilden nesile aktardığı  her türlü madi ve manevi  özelliklein  bütününe Türk Kültürü denir.Madde.1- Kültür öğeleri, Binala hertürlü araç ve gerecler, giyisilerimiz, yeklerimiz, mutfagımız, v.s. bilinmek üzere.

Madde.2.Manevi kültür ögeleri- İnançlarımız, geenekler, norumla, düşünçe  biçimleri, v.s. bilinenler. Kültün  maddi öğeleri arasında sürekli bir  etkileşim vardır. Birinde meydana gelen bir etkileşim  bir değişim diğerinide etkilemektedir.Türk  folkloru, bizden alınmıştır. Kültür toplumun doğal çevresinden  ,çoğrafi koşuladan  etklenmektedir.Örnek-Daglık bölğelerde yaşayan toplumların  kültürleri verimli ortamlarda yaşayan toplumların  kültürünlen verimli ortamlarda yaşayan Toplumların  kültürü biribirinden farklıdır. Kültür  bir milletin dil güzelliği ve aynasıdır.Tarihidir.GELENEK GÖRENEK,ÖRF VE ASETLE, BASIN-EGİTİM, HEPSİDE İNSANIN ESERİDİR. Kültür duragan degildir. Özelikleri şunlardır. İŞLEVLERİ İSE  BİREYLERDEDİR. İNSANDA DAVRANIŞLARI  YÖNLENDİRMEKTEDİR..

Yani toplumsal düzeni saglar. Topluma kimlik kazandırır. Böylecede toplumları diğer toplumlardan farklı kılar.Balkan-Rumeli Türkleri kendi amac  doğrultusunda  birlik içindedirler.Kültür Sevgi ve Kadeşlikti.r.Demokrasi ise bir Bütündür. Tarihte birlik ve beraberliktir.Balkan bölğelerinde inançların koruyucusudur.Barış  severdir.Hak ve Adaletinvarlığınla özgürlüklerden yanadır. Ekonomiyi canlandırır Sosyal yaşamı kalkındıran bir araçtır.Tüekiyenin önçülüğünde bir  Balkan Türkleri birliği kurulmalıdır.Anavatanımızı Balkan coğrafiyası içinde rahatlataçak hukuki bir kavuşmaya erişmelidir.Bulgaristanda saglam dostluk ve barış yolunu gidilerek ortadan  ivedilikle Vize sorunu kaldırılmalıdır..

Balkan  Türklerinin ve Bulgaristan Türklerinin  çagrısını bu şekilde sıralamakta  çok yarar görmekteyiz.Balkan coğrafiyasında   en  önemli sorun Balkan Rumeli birliğinin  temel özeliğini oluşturmak Hristiyan- Slav- SIRP, MÜSEVİ, Ereni, Rum  Türk ve MÜSLÜMAN  VATANDAŞLARININ  SEVGİSİYLE VE ŞEFKATINLA KUÇAKLANMASI  Dillerin

Dinlerin, inançlarına sayğı, gösterilmesidir.2-Onları Fatih gibi kardeş bilerek toprak ve Mülk bütünlüğüne ve can mal güvenliklerine Zenginliklerine ve refah içinde yaşamalarına yönelik

Devletimizle politikalar ve projeler  üretmek gerekmektedir.

Balkan- Rumeli birliğinin kurulmasında  medeniyetimizdeki kültürel gelişmelerlen Bulgaistanda ve Balkanlarda, hatta Türkiyemizde büyük  rahatlamalala  , gelişmelere meydan vereçektir.Çünkü AB-nin  Balkan Ülkelerindeki Ekonomik engelleri, Güney Rusyanın günlük güveniylei   Endişeleride kaldıraçaktır.Balkanolojiye göre  TC nin Diplomatik acıdan kuvvet kulanmadan aktif bir politika izlemesi gerekmektedir..

2-Türkiyenin-Bulgarstan ve Bakan  krizinde ilği ortagı olmalıdır.

3-Tarihsel Osmanlı miras ve olğusu, Türk ve Müslümanlara itina göstermesi olmalıdır.

4-Bulgaristanda veya Balkanlarda söz sahibi olmak gelişeçek  işbirliğine  bağlanmalıdır.

5-Bulgaristandaki ve bakanardaki Tarihi Mimari kültürümüzü korunmasını ve yaşatlmasıdır.

6- Türkiyemizin Balkanlarda  siyasal   savunma çıkarlarını her zaman korumalıdır.

7. Balkan coğrafiyasındaki kültürlerlen ilğili  Egitimsel  dokusuna uyğun yayınlar   yapan TV- Gazete- Dergi gibi neşriyat yapan kurumlar  desteklenmeli ve ilği gösterilmelidir..

8- Balkan  haberlerinin doğruluğu için Teçüme    çalışmaları yapılmalıdır.

9Balkanlarla ilğili  Tüm gelişmeleri ve haberleri gün ve gün takip ederek Balkan Takip kurulu  masası oluşturulmalıdır..

10-  Balkanoloji merkezi- Rumeli platformu altında SİVİL  TOPLUMLARIMIZLAİ Balkan Derneklerinle,  EGİTİM KURULUŞLARINLA,  Basın ve Televizyon kuruluşlarınça ,hatta  Balkan  Türk işadamlarınça Türkiye ve Balkan ülkeleri arsındaDil- Din- Egitim ve KÜLTÜREL- işbirliğini  güçlendirilmesine  ve İslami inançımızn kültüre işbirliğinin  ülkeler arasında   çözümlenerek yapılmasını   saglamaktır.

11- Balkanlardaki ve Bulgaristanda bulunan  Türk Mimari izlerini ve kültür  varlıklarımızı

Bilinen binlerçe vakıf eserlerinin planlı, prıjeli bir şekilde  çalışma ve araştırmalarımızla  gözler önüne sergileyerek  YIKILANLARIN, YOK EDİLENLERİN YANINDA HALA AYAKTA  KALAN VE DURAN KÜLTÜR  TARİHİMİZİN İMARİSİNE SAHİP ÇIKMAK İÇİN ASİL  GÖREVLERİMİZİ BU ESERLERİN TANITIMI VE YAŞATILMASI İÇİN

Sahip çıkarak gerekli   çalışma ve inçelemelerimizi yaparak Vurdum duymazlığa son verip Araştırma   ve dayanışma ve kurtarma  işlemlerine  gidilmelidir.

12- Balkanlarda bulunan bu degerli  tarihi Mimari eserlerimizin Türk ve Müslüman toplumlarına   iadesi çalışmaları,  imar ve tadilatların kuvvetlendirilmesi,  gerekli   ihtiyacı saglamak gerekmektedir.Herbiri Balkan ülkesi   yetkili mercilerinçe  hukuki süreçler başlaalı.

13-Bu konuda, Türkiye Vakıflar Müdürlüğünçe  ve Balkan  ülkelerinçe  tasnifleri  doğru bir şekilde yaparak Dış işleri ve KÜLTÜR VE DİYANET  BAŞKANLIKLARINLA  BAĞANTILARI  TEŞEBÜSLER YARATIRÇASINA KULANAERAK, bu konumda   vakılarlla ilğili Mimari Taihi kültür eserlerimizin varlığına önem gösterilmelidi.

14-Balkan ülkelerindeki ve Türkiyemizdeki   Kültü  TARİH ARAŞTIRMALARINÇA MEYDANA ÇIKARILAN ESERLERİMİZİ ÜNÜVERSİTE    ÖĞRETİM ÜYELERİ BİLİM ADAMLARIMIZÇA   DESTEKLENMELİ VE GÜN UÜZÜNE ÇIKARILMASI İÇİN GEREKEN YARDIMI VE DESTEGİ GÖSTERMELİDİRLER.

15- Balkan ülkeleri çok sayıda etnik  din, dil,  ve kültürel  topluluğa ev sahipliği yapmaktadır. Bu toplumların Barış içindebir anda bir arada  yaşaması, ve ortak görüşlerinden faydanılması için üzerinde durulaçak çok işler  bulunmaktadır. Bu anlamda Türk ve İslam halkları içinde

 Vuku bulan anlaşmazlıkların   ciddiyetle çözümlenmesi için  gerekli iştşare kurulu kurulmalı  veya  ihtisasa edilmelidir. Balkanlar  adını Bölğedeki Sıra Dağlarından almaktadır. Balkan ismi 19 çu yüzyıların başından beri  kulanılmaktadır.Balkanlar güneydoğu Avrupa olarakta anılmaktadır.Balkanlarda 132 yıldır  çok zaman açıktan devam eden ve gelen Baskıcı  ve yok sayılan uyğulamalar netiçesinde buradaki Türkler ve Müslüman Toplulukların kendilerine ait oldukları  tahsel kültürler ve ahlaki  degerlerini yama hakkından yoksun edilen ve bırakılmış ve degerler gerçek nesiler aktarmıtır.Balkan çoğrafiyasındaki  Toprakar etkili sosyal yaşam gelişim projelerinle karşı karşıya kaldıkları kültürel vesiyasi dejeasyonunla müçadele yapanlara bırakmamalıdır.Toplumsal dayanışma her zaman birlik  - beraberlik duyğusu verir.

 Böylecede  bizleri bilinçlendirir.. Diğer yönden ise  toplumsal kişilik  sosyalaşma saglamaktadır.  Şehirde, kasabada, köy ve beldede yerleşik yerlerlen çebülütarihten  -Viyena

 Kapılarına kadar yayılan Sınırlarımız içinde kalan Balkan Coğrafiyasına ait prensibim burada kurulu bulunan Türk ve Müslüman Evleri, konakları, köşkleri, sarayları,  yalıları, idari  mimari yapılrı bağ ve bahçeleri, v.s. taşınmaz malının mülkünün varlığı ve durumları vergiye esas değerlermiş.Benzeri Bilği Tapu kayıtları ve Defterleri  Osmanlının  O döneminde2525 adet defter bulunmaktaymış.Başbakanlık Türk Tarih kurumu ve Vakıflar Genel müdürlüğü sayın başkanı Dr. Tahir  Aydoğmuşun bilği için KÖY, ŞEHİR, İLARÇE GEREKLİ DEĞERLER İÇİNdurum asıl olmuştur..Balkanlarda bu gün topyekün  5 Milyon Türk bulunuyor. Müslümanların sayısı ise7 milyondur Türk ve Müslüman kardeşlerimizin varığı 12 Milyondur.Romanyada Türkler110 000 kişi olmakla 400000 kişide Müslüman   toplam 510000 kişi vardır.Burada  Romanya Demokratik Türk partsi olup  yaptığımız  araştırma netiçesindede  291 adet  Türk Osmanlı kültür  mimari arşivi bulunmaktadır.Ukraynanın  Odesa şehrinde 25 bin Türk yaşadığını  tespit etmiş bulunarak bu ğün ise bir tek  kişi  burada bulamazsınız.. Buradaki birçok Osmanlı mimariside Metruk  şekle sokularak çan çekişmektedi.Bulgaristanın Tuna şehri Türk  kokarken  burada 35 camiden bu ğün yalnız 2  cami kalmıştır..Balkanolojinin izlenimlerine göre Balkanladaki Türk kültür izleri yetrinçe  izlenmeyor ve gerekli önlemler pek  alınmayor kanısındayız.  YAPILAN ARAŞTIRMALARIMIZ BU İNÇELENELERİ  ÖOK YETERSİZ GÖRMEKTEDİR.Osmanlı Balkanlara 1353 yılında ayak basmıştır.14cü  yüzyıldan 20 yüzyıla kadar Balkan Coğrafiyasında iskan edilen Anadolu Türkleri Konut- ev- mesken  gelenegini en iyi şekilde degerlendirerek, Güzel endamlı Evlerinle, Konaklarınla, Köşklerinle,

Yalılarınla, Saraylarınla,  İdari mimari yapılarınla,, Çiftliklerinle, Hanbarlarınla, Muhafazalık- Sayvantlarınla v.s  önemli  yapılarınla Balkanların  Tüm şehir ve köylerini bir dantel gibi örmüşlerdir.Buadaki kurduklar  ünlü   mimari yapılarınla inşaat Ustalığınıda Türklerin yanı sıra   Slavlar ve Bulgarlarda öğrenerek inşaatçılığa yönelmişlerdir.Anadolunun Mahretli inşaat ustalığını  en iyi kavrayanda   Koçabalkandaki Gabrova- Tırnava- Lovça- Menlik sliven   bölğe şehirleri Bulgarlarıdır.Böylecede Bulgaristanda ve Balkanlarda Türk mimarlığının varlığı Türk ve Bulgar  inşaat ustalarının vastasınla ilerleyerek bu ğünlere geinmiştir.

Aradan  geçen 132 yılık bir dönemden  bu ğüne kadar yapılan birçok göçlerin   oluşumunla  ve zoraki  göç baskılarıla  hatta  ölüm tehditlerine dayanmayarak  göçen Türk ve müsümanlarımızın  göçler  netiçesinde birçok  sayıda  evler, konaklar, köşkler,    bag ve bahçeler, gibi  taşınmaz mal ve mülklerin   kalması ve kalanların kayıt dışı edilmesinle  ançelenmeye   ve kayıdlardan alınmamıştır. Neden bu işğüzarlıklar yapıldığınıda biz göçmen Türkler  bu sorunların iç yüzünüde  çok iyi bilmekteyiz.Balkanlarda sorunlarda bitmek bilmeyeçektir.1-Anayasal terimlere göremadde32/2Bulgarça olmayan Anadili gibi  vatandaşlarn duumu hk.sorunların çözümlenmesi gereklidir.

2- Bulgaristanda Türkçe egitim haftada 4 saat esiden 2700Türk okulu varken.

3- Bulgaristanda Basın-yayın hakkı  kitab evleri  çok geridedir.

4-Bulgaristanda  ve diğer balkan ülkelerinde Ekonomik durum çok geridir.

5-Dini sorunlar- Vakıfların  talan edilmesi,öğretmen, Din görevlisi sorunları  var.

6- Türk ve Müslümanlar  İLE Slav Bulgarlarlan  etnik sorunlar yatılıyor.

7- Türk ve Müslümanlar Azınlık görülerek   hak ve özgürlük , egitim, çalışma hakkı  yortur.

8- Balkanlarda  kimlik degerinin inşasında mevcut yanlı Tarih  aktarımı   etkili oluyor.

Oysaki Balkan Tarihinin Osmanlı Tarihinle ayı tutularak anlaşması mümkün değ,ildir.Balkan halkları arasında ortak bir dil ve adiyet duyğusu oluşturulmalıdır. Tarih  yazımı yoluyla ortak tarihi  hafızasını  diriltilmesi ve yabançılaşmasının önüne   gecilmesi elzemdir. 1361 Edirnenin alınması Osmanlı Hüümdarlığının600 yıl  sürmesinle 20 ci yüzyıların başlarına  gelinmiştir.Osmanlıda Balkanlara  özeliklede Bulgaristana Türk ve Müslümanların çoğun olduğu  yörelerde köy ve şehirlerde  kilim gibi dokunmuş güzel Tarihi kültürel Mimarimiz Evler, konaklar, köşkler saraylar v.s gibi Türk ve Müslüman insanımızı korumak için  evlerinin çevresine çekilen Taş  yüksek duvarlar    özel giriş   kapılar  sokak kapıların  çelik sürgüleri  bile fayda etmemiştir. Çünkü   YIKIÇI Bulgar çeteleri ve isyançıları  genelikle EVLERİ VE ahırları, samanlıkları  Bulgar aydutcularınça yakılarak yok edilip  Müslüman Türkler  zorla göçe sürüklenmekteydiler.Zalimlerin  baskı ve korkusundan Everini, yererini  bağ ve bahçesini  dahi gözü görmeyen Türkler  Bulgar İSYANÇILARINDAN   VE ÖLÜMDEN NASIL KAÇIP KUTULMAK   MÜCADELESİ VERMEKTEYDİLER. İşte 1828/30 yıllarında Anadoluya ilk akınlar ve göçler bu   korku ve baskılarlan başlamış bulunuyordu. BU YILADA  YAKILAN Camiler, evler, konakların, köşklerin  sayısı gün günden artıkça  katlia edilen Türk ve Müslümanların sayısıda kat at artarak dehşet vermekteydi. Sürgün ve göç edilen Türk ve Müslümanların  Evlerine malına mülküne  hiç utanmadan  Balkandan inen asi Bulgarlar   girerek sahiplenmişlerdir. Ogünden bu güne kadarda     beş parsız mal mülk ve ev  mesken sahibi olmuşlardır. Daha sonrada  bu   mülkleri  kendi isimleri üzerler,ne tapulayarak  geçirmişlerdir. Lakin Türkün mimari  kültürü  ve emegi  silinmeyerek   açıkça bu Evlerin, konakların, yapıların, Türklerden kalma olduğunu göstermektedir. Bu  bu ğün böyledir- Çünkü tarihi yapılar   kolay  silinmeyor. Bu ğibi şehirler Tırnava, gabrova, Elena, ZLATARİTSA- Trevna- Ziştov- KOTEL- Teteven- Belaslatina- Berkovca- Menlik- KOPRİVŞTİTSA-Karlova- Kazanık- Samokof-ihtiman kızanlık- v.s. sayılması bitmeyen şehir ve köyler çoktur.Şimdi Bulgaristana Ziyaretler yapıldığında  Bulgar  mihmandarı/Rehberi/ Türklerin gözünün iine baka baka   övünerekten   Türk mimari yapılarını  çapulçu Bulgarlara ait olduğunu    milliyetçi uyanık Bulgarlar olduğunu   överek anlatıp bütün  zoraki bırakılan Türk eserlerini Bulgar kültür evleri yaparak bizim sırtımızdan  gelir saglaaktadılar. Adı geçen baskınlar ve katliamlar Balkanlarda olup Bulgaristanda yıl 1828/30 yılarında vuku bulan  hadiselerdir. NİYAZİ AKKILIÇ-İSTANBUL.

niyaziakkilic@hotmail.com.tr.  http./balkanolojicom.tr.    http./hurbakancom.tr.

  tel-+905357910694  saygı ve selamlarıla   fikir ve önerilerinizi beklerim.  Selamlar.

 

            

 

 

 

 

 

 

 

 


 
 
  Bugün 149 ziyaretçi (213 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol