Keser döndü, sap döndü, gün geldi devran döndü ve Türkler "katil" Jivkov'un sarayına girdi. Bulgaristan'da Türklere yönelik baskı ve asimilasyon politikalarıyla bilinen, komünist dönemin son...

son cumhurbaşkanı Todor Jivkov'un başkent Sofya'da uzun yıllar önemli misafirlerini ağırladığı Boyana Cumhurbaşkanlığı Rezidansı'nda önceki gün verilen iftar yemeği, Balkanlar'da yaşayan ve Türk ve Müslümanları sevindirdi.

Bulgaristan Başmüftüsü Hacı Mustafa Aliş'in girişimleri ve Bulgaristan Cumhurbaşkanı Georgi Pırvanov'un himayelerinde önceki gün Türkiye'den Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu ile 7 Balkan ülkesinden başmüftülerin ve bölge müftülerinin katılımıyla iftar yemeği düzenlendi.
Uzun yıllar Todor Jivkov'un önemli misafirlerini ağırladığı Boyana Cumhurbaşkanlığı Rezidansı'ndaki iftar yemeğine, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Pırvanov'un yanı sıra Romanya, Arnavutluk, Gümülcine, İskeçe, Kosova, Karadağ ve Makedonya başmüftüleri, Bulgaristan'da üyelerin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu ve iktidardaki koalisyon hükümetinin ortağı Hak ve Özgürlükler Hareketi'nden (HÖH-DPS) Başbakan Yardımcısı Emel Etem, Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu ile Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi Mehmet Gücük, Bulgar Ortodoks Kilisesi Piskoposu Siyoniy, Bulgaristan Yahudi Şurası Başkanı Roberto Jerosy ile öteki yetkililer katıldı.

İftar programında çoğunluğunu TRT sanatçılarının oluşturduğu grup da katılımcılara Türk Tasavvuf Müziği'nden parçalar seslendirdi.

Ezanın da okunduğu Cumhurbaşkanlığı Rezidansı'ndaki iftarın ardından Prof. Dr. Ali Bardakoğlu tarafından değişik ülkelerden katılan başmüftülere akşam namazı kıldırıldı. Namaz, Cumhurbaşkanlığı Sarayının merdivenlere açılan kısmına halı ve seccadeler serilerek cemaat halinde kılındı.

GELENEKSEL HALE GETİRECEĞİZ...

Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, düzenlenen iftarın kendilerini çok mutlu ettiğini belirterek bütün Balkan ülkelerinin iftara davet edilmesinin ve onların da katılımının ayrı bir önem taşıdığını bildirdi.

Bulgaristan Cumhurbaşkanı Pırvanov'un davetiyle Balkan ülkelerinin başmüftülerinin bir araya gelmiş olmasının dünyaya önemli bir mesaj olduğunu ifade eden Bardakoğlu, şunları kaydetti:
''Dini liderlerin, din adamlarının, din bilginlerinin bir araya gelmesi dünyanın esenliği, barışı demektir. Biz Türkiye'de de Balkanlar'da da asırlardır bir arada barış içinde yaşamayı, birbirimizi sevmeyi ve birbirimize alışmış olmayı bir gelenek hale getirmişiz. Farklı dinlere inananların bir araya gelmesi, barış sofrasını paylaşması bana göre dünyaya güzel bir mesajdır.

Bu etkinliği düzenleyenlere teşekkür ediyorum. İftarda dualarımızı ve umutlarımızı paylaştık. Bu tür organizasyonların sıklıkla yapılması taraftarıyım.'' Bardakoğlu, bu tür iftar programları düzenlemeyi ve Balkan ülkelerinin dini liderleriyle bir araya gelmeyi geleneksel hale getireceklerini ifade ederek ''Türkiye'de, Batı Trakya'da, Kosova'da bir araya gelmeyi planlıyoruz. Din adamlarının, din bilginlerinin bir araya gelmesini ve topluma güzel mesajlar vermesini önemsiyoruz.'' Balkan ülkelerinde 12 milyona yakın Türk ve müslüman bulunduğunu ifade eden Bardakoğlu, bu nüfusun diğer halklarla barış ve kardeşlik içinde yaşaması için bu tür toplantılar yaparak, barış mesajları vereceklerini kaydetti.

Bardakoğlu, iftar programında yan yana oturduğu Bulgaristan Cumhurbaşkanı Georgi Pırvanov'a da davet için teşekkür ettiğini belirterek ''Bu davetin güzel ve umut verici bir birliktelik olduğunu ifade ettim'' dedi.

BAŞMÜFTÜ HACI ALİŞ'İN AÇIKLAMALARI...

Bulgaristan Başmüftüsü Hacı Mustafa Aliş de düzenlenen iftar yemeğine katılan herkese teşekkür etti.
Bulgaristan'da geçmiş komünizm döneminde Türklere yapılan baskıların artık sona erdiğini ifade eden Aliş, değişik ırk ve dinlere mensup insanların bu ülkede artık kardeşçe yaşadığını kaydetti.
Aliş, Cumhurbaşkanlığı Rezidansı'nda verilen iftar yemeğinin de barış ve kardeşlik adına önemli bir mesaj olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

''Dinimiz müsamaha dinidir. Herkesin dinini serbest yaşaması gerekir. Önceki gün düzenlediğimiz iftarda biz bunu gösterdik. Devlet adamlarımız, cumhurbaşkanımız, bakanlar katıldı. Artık insanlar gerek Bulgaristan'da, gerek Balkanlar'da sevgi istiyor, barış istiyor. İnsanların birbirini anlaması gerekiyor. Herkes barış ve sevgi içerisinde daha mutlu şekilde hayatlarını sürdürecekler. Bu bir başlangıçtır, daha güzel şeyler olacaktır. Herkes herkesi sevecek.'' Bulgar Ortodoks Kilisesi Piskoposu Siyoniy de Müslüman, Yahudi ve Hırıstiyan'ın bir çatı altında toplanmasının Tanrı önünde güzel bir olay olduğunu belirtti.

Siyoniy, ''Tanrı şahidimiz olsun ki hepimiz kardeşiz. Hepimiz Adem ile Havva'nın çocuklarıyız. Ülkemizde kardeşçe yaşamalıyız'' dedi.

Kosova Başmüftüsü Naim Törnava ise Bulgaristan'da düzenlenen iftar programına katıldığını ve bu davetten büyük mutluluk duyduğunu bildirdi. Törnava, böyle bir iftarı kendilerinin de Kosova'da düzenleyeceklerini söyledi.

Makedonya Başmüftüsü Süleyman Recebi ise Bulgaristan Cumhurbaşkanı'nın himayesinde bir iftar programı düzenlenmesinden mutluluk duyduklarını bildirdi.

Bu arada, Prof. Dr. Ali Bardakoğlu'nun iftar programının ardından Balkan ülkelerinin başmüftüleriyle toplantı yaptığı ve toplantıda 6 ayda bir bölge insanlarının sorunlarının tartışılacağı ve çözüm önerilerinin getirileceği toplantı yapılmasına karar verildiği öğrenildi.

BULGARİSTAN'DA RAMAZAN...

Bulgaristan Başmüftüsü Hacı Mustafa Aliş, yaklaşık 8 milyon nüfuslu ülkede 1 milyonun üzerinde Türk'ün yaşadığını belirterek, ülkede 1000 civarında cami, 200'ün üzerinde de mescit bulunduğunu bildirdi.

Ülkenin kuzey kesiminde özellikle Kırcaali ve Burgaz'da Türklerin yoğun yaşadığını belirten Aliş, buralarda ramazanın aynen Türkiye'deki gibi sevinç ve coşku içerisinde yaşandığını kaydetti.
Aliş, şöyle konuştu:

''Daha önce uzun yıllar, Bulgaristan Müslümanları komünist rejim altında kaldıkları için dinden uzak kaldılar, dini pek öğrenemediler, ama komünizmin çökmesinin ardından özellikle son yıllarda dine önemli teveccüh var. Geçen yıla göre de özellikle gençler arasında oruç tutanların ve namaz kılanların sayısının arttığını görüyoruz'' dedi.

Öte yandan, başkent Sofya'da sadece Banyobaşı Camii ibadete açık bulunuyor. 1566-1567 yılında Kadı Seyfullah tarafından yaptırılan, Osmanlı mimarisinin bütün özelliklerini bünyesinde taşıyan Sofya'nın merkezindeki Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Meclis binasına yaklaşık 100 metre uzaklıktaki camide, günde 5 vakit ezan okunuyor ve çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Müslümanlar rahat bir şekilde ibadetlerini yerine getiriyorlar. Akşamları kılınan teravih namazına ise kadınların yoğun ilgi göstermesi dikkat çekiyor.